Ramazan dolayısıyla tadilattayız(!)

Günler günleri, aylar ayları kovaladı ve geldiik ayların sultanı bizim ayımıza;Ramazan’a!
Sabırla yarışılan, nefisle yaka paça olunan zamana!
Şikemperverliğe ket vurmaya,
Tama arzusundan soyutlanmaya!
Yemeyi, içmeyi O’nun için terketmeye!
Her şeyden öte; daha fazla O’nunla olmaya geldik!
…

Güzel günleri geçmişte aramaya gerek yok,
Nerdee eski Ramazanlar demeye de gerek yok!
Her şey ilk günkü gibi taze, görmek isteyene!
Öyle güzel bir zaman dilimi içinde ,yaşananlar da öyle güzelleşiyor aslında ama fark edene!

…
Örneğin normal zamanda sıkış tepiş bindiğiniz araba, size eziyet verirken iftar vakti on kişi ,beş kişilik Polo’ya binmek,anılarınızın arasına karışıveriyor,geçende bu durumu birlikte yaşadığımız arkadaşım hatırlatmıştı da tebessüm etmekten kendimi alamadım,çünkü iftara gittiğimiz evin sahibi bu küçük arabaya nasıl sığdığımızı anlayamamış olmalıydı ki yüzünün ifadesi görülmeye değerdi!

Ramazan anılarından unutamadığım bir tanesi de oruçlunun duasının kabulüne şahit olmamdır;
üniversitede ev arkadaşlarımızla bir aileye iftara davetliyiz, çağrılanlar bi garip öğrenci topluluğu çağıranlarsa bir aile olunca beklentiler yükselmiş olmalı ki, arkadaşlarda bir dua furyası başladı, maddiydi ama duaydı işte!
Herkes sevdiği yemeğin o akşama yapılmasını temenni ediyordu, çorbasından tatlısına kadar herkes isteğini sıralamıştı, sıra geldi iftara,ezan okundu oruçlar açılmaya başladı çorbalar geldi ve tahmin edeceğiniz gibi tam istendiği gibi,arkadaşın duası gerçekleşmişti,arkasından gelen yemekler de mutlu sona ulaşınca artık tatlıda ne olduğunu biz tahmin ettik;tulumba tatlısı gelecekti ve o da Allah’ın lütfuyla gerçekleşti,hepimizin yüzünde birer tebessüm,O, asla elleri boş bırakmayan, bu küçücük isteğimizi bile reddetmemiş,gurbetin soğuğunda sıcacık bir iftar bahşetmişti.

Başka bir günse hayırsever insanlar, kaldığımız yurda telefon açıp bir grup öğrenciye iftar vermek istediklerini söylemişlerdi ki bence hakikaten hem çok ince bir davranış hem de hayır yapmak için güzel bir yöntem!
Hemen karar verip yola çıktık, ancak davetli olduğumuz evin adresini tam alamamıştık, ya da anlayamamıştık tahmin üzere gidiyoruz, dolmuştan inip yürümeye başladık,yaşça küçük kardeşlerimle ki sayıları baya kalabalıktı bir meçhule doğru yürürken bir evin balkonundan bize seslenenleri duyduk,”burası burası” diye bağırıyorlardı,öğrencisiniz dimi diye sordular bizde evet dedik,dedik ama ben emin değildim bu kadar çabuk gelmiş olamazdık ama kardeşlerime söz dinletemeyince onlar önde, ben arkada eve girmeye başladık bu arada ezan okunuyordu,sofra da hazır olunca giren kardeşim sofraya oturmuş afiyetle yemeye başlamıştı,tam ben girerken kapıdan, sizin adınız şu değil mi diye sorunca öyle olmadığı cevabını aldım,kaynar sular başımdan döküldü çünkü bizimkiler neredeyse çorbaları yarılamışlardı,hemen kalktılar tabi ama utana sıkıla ancak ev sahibi sevinç içindeydi,orucunuzu açmak bana nasipmiş diye keyifleniyordu, sonradan düşünmüşümdür de belki o insan on kişiyi doyurmaya niyet ermişti ama Allah ona belki üç katını vermişti belki de katlarcasını ameline eklemişti…

Son olarak;
Bir gün biz de sınıf arkadaşlarımızı iftara davet edecek Ramazan’ın gelişini birlikte değerlendirecektik,her şey hazırlanmış,güzel bir hazırlık yapılımıştı sıra geldi evin biraz süslenmesine, arkadaşa malzemeleri bıraktım ve süslemesini rica ettim o da elinden geleni yapmıştı ancak “Hoş geldin Ramazan “yazması için aldığım harfleri biraz farklı kullanıp"Hoşgeldin Ramazan"yerine ”Ramazan Hoşgeldin” yazınca film kopmuştu,kalabalık bir grup,büyük bir organizasyon olunca ,Ramazan kimdi,neden hoş gelmişti,nereden geliyordu gibi gülüşmeler içerisinde soru bombardımanına tutuldu zavallı,en son tekrar harfleri düzeltince olay çözümlenmişti ancak yıllardır hemen her Ramazan’da hatırlanır o gün.

Ramazan, onun için yaşanan her şeye bir tad katıyor, coşkuyla kılınan teravih namazıyla,sabah ezanına kadar bereketinden feyizlenmek için yapılan sahuruyla,beraberindeki ezanla sona eren sofra muhabbetleriyle,bin bir macera iftarlarıyla,okundu mu okundu mu diye kulağı ezanda beklemeleriyle,gecesi ayrı bereket,gündüzü başka lütuf,hele içinde, bulana rahmet, öyle değerli kandiliyle,sonunda bu güzel ayın öyle güzel hediyesi bayramıyla kısacası,
HER ŞEYİYLE YAŞANASI BİR AY GELDİ,Allah cümlemize değerlendirebilmeyi,Kadir gecesi’yle ihya olabilmeyi nasip etsin,büyük ihtimalle biz de Ramazan dolayısıyla,nasipse bayramdan sonra yazmaya devam edeceğiz kısacası

“Ramazan dolayısıyla tadilattayız(!)”

Not: Zaman Gazetesi’nin geçen yıl Ramazan sayfasında onunla alakalı anılar yer alıyordu belki bu yıl da devam eder, bu yazıda sanırım oradan esinlendik,siz de Ramazan anılarınızı bizimle paylaşırsanız seviniriz zira yaşanası ay beraberinde çok şey getiriyor,paylaşılmalı mutlaka,selametle…